Page 35 - BOZOK MAARİF 16.SAYI ÇANAKKALE
P. 35
KINALI HASAN
komutanım.’ kuvvetlerinin fazla bekleyecek zamanı yoktur.
Bir istirahat anında bölük yazıcısı İkinci bölük de savaş içerisinde üzerine düşen
Hasan’ın yanına gelir. Hasan söyler o yazar. vazifeyi yapar. Bu öyle bir harptir ki, dünyada
Selam kelamdan sonra Hasan, bulunduğu eşi benzeri olmayan bir vahşet yaşanmaktadır.
yerin güzelliğinden çiçeklerin kokusundan, Anadolu’nun kınalı Koçyiğitleri ellerindeki kıt
arkadaşlarının dostluğundan, komutanının tatlı imkanlarla adeta etten bir duvar örüp düşmana
dilinden bahsettikten sonra konuyu kınaya geçit vermeden namusları için, vatan için
getirir: vuruşmaya başlamışlardır. Bu ateş cehenneminde
- Anacığım, kumandanım saçımdaki kınayı nice kınalı Koçyiğitlerimiz, körpecik
sordu. Ben bilemedim. Arkadaşlarımın arasında delikanlılarımız şehit olmakta, Avrupa’nın
mahcup oldum. Kınanın bir manası varsa bildir kan içen canavar makinaları, gemileri, topları,
de kumandanıma söyleyeyim. Gelibolu’yu bir kan gölüne çevirmektedir.
Mektup Yozgat yollarına çıkar. Ancak ne Aradan iki aya yakın belki de fazla bir zaman
vakit varır bilinmez. Cevap gelir mi, gelmez mi, geçmiştir. Bir gün Yüzbaşı Sırrı Bey’in bölük
anasına ulaşsa okur mu, okutur mu belli değildir. karargahına bir mektup ulaşmıştır. Yozgat’ın
Lakin Çanakkale’de sürekli sırtlan gibi saldıran Sarıkaya İlçesi Karayakuplar Köyü’nün köy
düşmana karşı koymak lazım geldiği için ihtiyat Katibi mektubu Hasan’ın anasına ulaştırmış